Kazlara, Şartlı Tahliye…!
Çelişkilerin yaşandığı güzel Ülkem…
Öyle bir Ülkeyiz ki gerektiğinde müze, gazete ve de televizyon da kapatırız, hatta kazlara ceza verip kümese (hapse) bile attırıp, şartlı tahliye ile de salarız.
***
Güzel Ülkemdeki gibi gündem değişimi, hiçbir ülkede olamaz.
Nedense bu değişimler hep de iktidara yarayıp, suçlama yani günahlar ise muhalefet kanadına yüklenir.
Olaylar üst üste gelince takip etmesi kadar hele hele bu sıcaklarda bunlara kafa yormak, zor olsa gerek.
Zaten şimdiye dek tüm hatalarımızı bu kafa yormamaya endeksli bir şartlanma içgüdüsü ile yapmadık mı?
Ülkemin; işsizlik, enflasyon, yüksek faiz, adaletsiz gelir dağılımı, stagflasyon, yeni açılım adı altında adalet ve hukuk alanlarında dağ gibi sorunlarımız var.
Ama bunlar kadar çok mu çok önemli ve de sistem tarafından gözden kaçırtılan gündem sorunlarımız; müze kapatma, kazları kümese (hapse) tıkma, orman yangınları, zeytinlik alanlarının yerli/milli şirketlerin sırf maden sevdaları yüzünden yok edilmeleri, yine maden sahası açmak uğruna orman alanların katledilmesi vb. olaylar pek akıllarda yer almaz.
***
Avrupa Konseyi tarafından 1988 tarihinde “yılın müzesi” ödülünü alan Antalya Arkeoloji Müzesi, depreme dayanıksız olduğu ve artan depolama ihtiyacı gerekçesiyle kapatılıp, yıkımına başlandı.
Hemen ardından ben bu habere kafa yorarken, dostlarımın ikazı üzerine bir başka Erdek konulu haber hem ilgimi çekti hem de düşündürdü…
Kazlar Hapiste…!
Bana göre elbette hapiste, sizlere göre belki olmayabilir ama doğadaki tüm hayvanların, yaşamlarını kısıtlayıp onları doğal ortamlarından soyutluyorsak, elbette sonuç hapistir.
Başka izahı olmamalı.
***
Erdek’deki kazlar, bizlere hukuk terimlerini yeniden sorgulattı…
Basındaki haberleri görünce ‘’Şartlı Tahliye’’ hukuki kavramlarını bildiğim halde yeniden analiz etmek üzere yola koyuldum nama çok şaşırdım.
Benim bildiğim hukuki anlamda ki, şartlı tahliye meğerse biz insanoğluna değil de kazlara yani doğadaki tüm muhteşem yaratıklara da uygulanabilirmiş.
Yeter ki, Cimer’e şikayet et işlem tamam.
Sorun kökten çözülsün…
***
Şartlı tahliye (koşullu salıverilme); hükümlünün cezasının belirli bir kısmını cezaevinde iyi halli olarak geçirdikten sonra, kalan süresini toplum içinde denetim altında tamamlamasını sağlayan bir infaz rejimidir.
Sonuç kökten çözüm, kazları at içeriye akılları başlarına gelsin ve bir daha denize giremesinler.
Basından yine ilginç bir haber ; ”Marmaris ilçesinde serinlemek için denize giren yaban domuzları, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekti.”
Yine yerli ve milli bir vatandaş Cimer’e tekrar şikayette bulunursa hiç şaşırmam, aman yaban domuzları dikkat…!
Kazların, başına gelen yaban domuzlarının başına gelmesin.
Yaşasın adalet…
***
Bu kazların günahı neydi ve ne suç işlemişlerdi?
Güzel Ülkemde bu kadar suç ve cezasız eylem var iken bu doğa güzeli yaratık olan kazların suç ve günahları ne olabilirdi?
Bir Erdek/Ocaklar köylü olarak, tatillerde olanak bulduğumda özelikle Erdek sahilini boydan boya gezmek ve orada yaşayan kazlara bakmak, onları hissetmek kadar güzel bir duygu yoğunluğu olabilir mi ?
Onların yaşam alanlarına, yüksek katlı lüks oteller diktik.
Erdek’in birçok sorunu varken sorun kazlara yüklendi ve bir doğa sever olarak bu sorumluluğu üzerime alamazdım ve oturdum yazdım.
Erdek’te öyle sorunlar var iken sorunu kazlara yüklemek bence toplumsal ve sosyolojik bir olay.
Doğayı ve denizi kazlar mı kirletiyor yoksa insanlar/insanoğulları mı?
Cimer’e şikayette bulunanlar, Erdek ile ilgili bir çok sorun varken sadece bu konuyu mu gündeme getirmişler.
Basından takip edebildiğim kadarıyla oradaki manşetler şöyle;
‘’Erdek’te Kazlara Şartlı Tahliye: Denetimli Serbestlik Bahçede Başladı!
Balıkesir’in Erdek ilçesinde yaşayan Mehmet Keşniş’in 11 yıl içinde sayısı 30’a ulaşan kazları, çevredekilerin denize girmelerinden rahatsız olması nedeniyle İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yaklaşık 1 ay boyunca kümeste tutuldu. Kazların denize girmemesi ve dışarı çıkmaması yönündeki uyarılar sonrası, “denetimli serbestlik” kararıyla kazlar kümesten çıkarılarak bahçede serbest bırakıldı.
CİMER üzerinden yapılan şikayetlerin ardından kazlara ceza uygulanmaması için alınan önlem kapsamında, kazlar 1 ay boyunca kapalı tutuldu. Ancak bu süreçte sıcak hava ve stresin etkisiyle 8 kazın hayatını kaybettiği iddia edildi. Yetkililerin ‘şartlı tahliye’ kararıyla kazların denize girmemek koşuluyla kümesten çıkarılmasına izin verildi.’’
Dünyada bizden başka kazlara ceza veren başka bir ülke var mı ?
Erdek’te, trafik, içme suyu, kanalizasyon, asfalt vb. birçok sorun varken, sorunu kazlara atarak rahatladık.
***
Maalesef, küresel iklim krizinin yaşandığı günümüzde, barajların doluluk oranlarının, sıcaklık artışına bağlı olarak aniden düşmeye başlaması sonucu birçok ilimizde su sıkıntısı yaşanacağının sonucudur.
Yine iklim krizi sonucu oluşan don, ayaz kuraklık, aşırı soğuk/sıcak, sel vb. doğal afetler oluşumlar neticesinde, sebze ve meyvelerde neredeyse yokluğa varacak derecede ürün kaybı başka bir gerçektir.
Tüm bu oluşumlar sonucu toplumsal sistem ile ekonomi zarar görerek, gıdaya erişebilirliği sıkıntıya sokmakta böylelikle bölgeler ve ülkeler arası göçlere de sebep olmaktadır.
Bu yazımın sonlarına geldiğimde, Eskişehir ilimizde meydana gelen orman yangını sonucu 10 canımızı kaybetmenin acısını yaşayarak, yazımı bir gün sonraya öteledim.
Öncelikle dünyanın hiçbir ülkesinde yaşanmayan, kömür maden kazaları, sel felaketleri, tren kazaları, orman yangınları, iş kazaları ve kadın cinayetlerinin hesabını verip, kazlara daha sonra sıra gelmeli…
Kazlara gelene kadar yüzlerce sorun varken, kazlara dokunmayın…!
Sağlık, sevgi ve hoşgörü ile kalınız
