Mükerrem Turhan ile ‘’Bursa’nın Mirası Sergisi’’

04.07.2025
A+
A-

TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde organize edilen, ‘’Bursa Kültür Yolu Festivali’’ kapsamında etkinlikleri gördüğümde, zihnime ilk takılan sergi PICASSO’ya ait olandı.

Amacım bir an önce bu çoğunluğun gerçek eserlerden oluşan bu sergiyi görüp, kaleme almak tı.

Bu sırada başka bir etkinlik olan ‘’Bursa’nın Mirası Sergisi’’ Bursa’ya özgün oluşu sebebiyle, mutlaka gezilmesi gerekir diye düşünürken, değerli Hocam Mükerrem Turhan’ın daveti üzerine tekrar yola koyuldum.

***

Mükerrem Turhan Hocam, açtığım sergilerimin bazılarına katılarak, karşılıklı ‘sanatsal sohbetler’ yapmaktan dolayı mutlu olduğum bir öğretmendir.   

Mükerrem Turhan Hocam, tarihi geleneksel keçe sanatı kültürümüzü, daha modern bir tarza dönüştürerek gelecek nesillere sunmak amacıyla yurt içi ve yurt dışı çeşitli etkinliklere katılmıştır.

Emekli resim öğretmeni Mükerrem Turhan, ayrıca T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca “somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı” ünvanına da sahip.

Bursa’da açtığı sergilerinden bazılarına katılma şansını elde etsem de daha çok yeni eserler üreterek bu sanatın yaşamasına ve tanıtımına verdiği değer ve emekten dolayı kendisine teşekkür ediyoruz.

Ne dersiniz değerli Mükerrem Hocamı yakından tanıyalım mı ?

‘’Sanatçı ilk resim derslerini, eserleri Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından koruma altına alınan babası Ressam Enver Erdoğan’dan aldı. 1974 yılında Marmara Üniversitesi (Eğitim Fakültesi) Resim Bölümünden mezun oldu.

1997 yılında resim öğretmenliğinden emekli olduktan sonra yurt içinde ve yurt dışında sulu boya, yağlı boya, akrilik ve keçe resim sergileri açtı.

Türk Dünyası kültür ve sanatını, folklorunu ve kadınca konuları işleyen çalışmaları Avustralya, Amerika, Rusya, Japonya, Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinde birçok kişisel ve karma sergi, festival ve fuarlara katılmıştır.

Sanatçının eserleri, Şikago ve Avustralya büyükelçilikleri, Sibirya Omsk Below Müzesi, Ankara Koç, Konya Mevlana, Bursa UNESCO, İnegöl Kent Müzesi’nde ve koleksiyonlarda yer almıştır.

Kök boyalarla renklendirilmiş keçeleri ve yünleri doğal sabun ve sıcak suyla kaynaştırarak geleneksel tepmeli keçe sanatını modern sanat alanına taşıyan ilk sanatçılardandır.

Kültür ve Turizm Bakanlığınca 3 dilde yayınlanan “Türkiye’nin Ustaları – Marmara” Kataloğu’nda yer almıştır.

Sanatçı halen geleneksel kültürümüzü, gelecek neslimize aktarmak için Mudanya’daki atölyesinde sanatsal çalışmalarına ve Bursa UNESCO Müzesi’ndeki workshoplarına devam etmektedir.’’

***

Mükerrem Hocam ile ‘’Bursa’nın Mirası Sergisi’’ kapsamında kendi eserlerini gözlemledikten sonra diğer sanatçıların eserlerini görmek amacıyla hareket ettiğimde karşıma ilk çıkan Sema Aydemir Arkadaşımız oldu.

Sema Aydemir’in, cam ve porselen dekorlama tarz eserlerini elime almadan incelemeye başladım ve hayran kaldım.

Önceleri, sanki baskı tekniği ile yapılmış zannetsem de hepsinin ’el emeği, göz nuru’ olduğunu öğrendiğimde hayretler içinde kaldım ve içimden evet, ‘sanat budur’ diye düşünmeden edemedim.

Sema Aydemir’in, kendi adına Beşevler’de açtığı ‘’Sema Sanat Atölyesi’’ tarafımdan en kısa süreçte gezilerek eserlerini ve emeklerini, yazıya dökmekten dolayı mutlu olacağım.

***

O, süreçte yine dikkatimi çeken diğer bir sanatçı arkadaşımız Dildar Üçbudak’ın, çarpana dokuma örnekleri oldu.

(Çarpana, Asya göçebeleri arasında ve Anadolu’da kullanılan dokuma tezgahlarının en basit türü ve bu tezgahlarda dokunan dokumalara verilen genel ad. Çarpana da kolan, kemer, kuşak, eğer süsleri ve ip çeşitleri gibi eni dar, boyu uzun dokumalar dokunur, örme ve dokuma tek­niği bir arada kullanılır. tekstilbilgi.net)

Yine bol emek harcanarak yapılan bu tarihi mirasımıza ait eserlerin, keşke kıymetini bilebilsek ve geleceğimize miras olarak bırakabilsek.

Ne de güzel olurdu.

Dildar Üçbudak Hocamıza da emekleri için teşekkürler.

***

Mükerrem Turhan Hocam başta olmak üzere, 39 değerli sanatçımızın eserlerini yakından görmekten dolayı çok mutlu oldum, emeklerine sağlık.

Bu sergi, 6 Temmuz tarihine kadar gezilebilir olması sebebiyle, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki tüm sergileri gezin derim.

Fırsat için son iki gün, lütfen acele edin…

***

Lucian Freud’a ait “Sanatçının görevi insanı rahatsız etmektir.” sözü nedense beni çok etkilemiştir.

Evet, sanatçı eserleri ile bizlere örnek olmalı, zihnimizdeki açık boşlukları doldurmalı ve de düşündürmeli.

Kirli siyasetin ve ormanlarımızın ‘cayır cayır’ yandığı bu ortamda, değerli sanatçılarımızın eserleri biraz da olsa yüreklerimize su serpti desem, emeklerinize sağlık…

Sağlık, sevgi ve hoşgörü ile kalınız…

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.